Son bir haftadır Adıyaman’da sivil toplum örgütlerini ziyaret ederek, 28 Şubat post modern darbenin yıl döneminde yapacakları etkinlik için destek arayışlarına giren Adıyaman Genç İmam Hatipliler Platformu’nun (AGİP’in) üyeleri, STK’lardan tam destek alıyorlar.
Şimdiye kadar hiçbir platformun gerçekleştirmediği bir etkinliğe imza atmaya çalışan Adıyaman Genç İmam Hatipliler Platformu’nun (AGİP’in) üyeleri, gerçekleştirecekleri etkinlikte tüm Adıyamanlıları buluşturmayı hedefliyorlar.
“Yapılan olaylar birer darbe girişimidir”
Adıyaman Genç İmam Hatipliler Platformu’nun (AGİP’in) bugüne kadar 28 Şubat post modern darbesine yönelik oluşturulan tek platform olduğunu söyleyen İHD Adıyaman Şube Başkanı Av. Osman Süzen, “Bu platformun özelikle 28 Şubat post modern darbesinin mağduriyetini yaşayan İmam Hatip Lisesi öğrencilerinden oluşması, 28 Şubat sürecinin üzerinden çok uzun yıllar geçse de o mağduriyeti yaşayan insanların halen o mağduriyetin etkisinde olduklarını gösteriyor. AGİP’in ilimizde kurulmasını çok önemli bir girişim olarak görüyorum. Türkiye’de insanların bütün darbelere karşı duruşuyla bir daha darbelerin yaşanamayacağını düşünüyoruz. Eğer halk 28 Şubat sürecinde biraz da olsa sesini yükseltebilmiş olsaydı, bugün 28 Şubat sürecinin mağduriyeti yaşatmazdı. Bu anlamda tüm darbelere karşı çıkmak gerekir. Ayrıca 28 Şubat süreci de zaten yargıda olan bir süreç. Bilindiği gibi 28 Şubat sürecinde darbeyi düzenleyen, süreci başlatan yetkililer gözaltına alındılar ve tutuklandılar. Ama gün geçtikçe o tutuklamalardan, soruşturmalardan bir şey çıkmayacağı anlaşılıyor. Bu durumu soruşturmayan bir iktidarın, kendisine darbe girişimi olacağı kaçınılmazdır. Bu nedenle bu darbeyi yapanların cezalandırılması gerekir. Eğer darbeciler cezalandırılmazlarsa bugün yaşadığımız sorunlar sürekli karşımıza çıkacaktır. Çünkü yapılan olaylar bir darbe girişimidir” diye konuştu.
“Bu işkenceleri yapanlar halen yaşıyorlar ve bu kişilere bir şey denilmiyor”
Hükümetin 17 Aralık’ta oluşan tutuklamalara ve göz altılara birer operasyon gözüyle baktığını, ulusal ve dış güçlerin darbe girişimleri olarak değerlendirdiğini ileri süren İHD Adıyaman Şube Başkanı Av. Osman Süzen, “Eğer darbeler zamanında soruşturmuş olsaydı, bugün halkın oyuyla iktidara gelen bir hükümeti devirmek için bazı güçler devreye girmemiş olacaktı. Aslında bugünde halkın yetki verdiği iktidarı devirmeye dönük bir müdahaleyle karşı kaşıyız. İktidar partisi en azından 17 Aralık operasyonunu bu şekilde değerlendiriyor. Bu olayların temelinde her zaman olduğu gibi darbelerin Türkiye’de araştırılmaması yatıyor. Bir diğer husus ise vesayet sistemidir. Türkiye’de herkes bir vesayet sistemini yani kendi anlayışını yerleştirmeye çalışıyor. Ergenekon, Balyoz davalarıyla çözüldüğünü düşündüğümüz vesayet sistemi bugün başka güçlerin eliyle tekrardan uygulanmaya çalışılıyor. Bugün yargı ve yürütme arasında bu vesayetin kalkması veyahut iktidar yarışı var. Bu iktidar olma yarışı bir takım alanlarda da çatışmalara neden oluyor. Eğer bir yargı ve bir Savcı, bu ülkede aldığı kararları yerine getirebileceği yürütmeyi ve polis gücünü kullanıp, yerine getiremiyorsa gerçekten burada tam bir çatışma yaşanıyordur. Bu olayların temeli bu darbeleri yeterince soruşturmamaktan, bu darbeleri yapanların yanına kar kalmasından kaynaklanıyor. 12 Eylül darbesinde Pirin Palas’ta yüzlerce Adıyamanlı işkencelerden geçirildi. Bu işkenceleri yapanlar halen yaşıyorlar ve bu kişilere bir şey denilmiyor” şeklinde konuştu.
“Keşke bu tür platformlar Adıyaman’da çoğalsa”
28 Şubat sürecinde birçok insanın mağdur olduğuna dikkat çeken Başkan Osman Süzen, “O dönemde özellikle bir kısım bayanlar başörtüsü nedeniyle okullarından atıldılar. Bir kısım öğrencilerin ise üniversitelerinin yolu kesildi. Bu olayların hepsi birer mağduriyettir. Bir kısım insanlar hakkında yalan, yanlış soruşturmalarla hükümler kuruldu. Bu nedenle darbecilerin peşinin bırakılmaması gerekiyor. Bundan ötürü ilimizde kurulan AGİP önemli bir platformdur. Keşke bu tür platformlar Adıyaman’da çoğalsa. Ve ülkeye dair sorunların çözümü noktasında çeşitli platformlar bir araya gelip, düşüncelerini ifade edebilseler, ortak bazı tepkilerle daha güçlü bir şekilde seslerini yükseltebilseler. Bu anlamda AGİP’in kurucularına çok teşekkür ediyorum. Umarım platform üyeleri çok daha da başarılı olurlar, ülkeye katkı sağlayacak bir takım yeni oluşumların kurulmasına öncülük ederler” ifadelerini kullandı.
“İnşallah 28 Şubat gibi süreçleri bir daha yaşamayız”
Haksen Adıyaman Şube Başkanı Mahmut Yaman ise şöyle konuştu, “28 Şubat post modern darbesi yakın tarihimizin yüz karası denilebilecek bir süreçtir. Ayrıca bu sürecin etkilileri halen devam ediyor. Her şeyden önce bu sürecin tekrarlanmaması bizim en büyük temennimizdir. Dönem dönem ülkemiz üzerinde bu tür oyunlar oynanmıştır.28 Şubat’ın özellikle bir kesimi hedef aldığını biliyoruz ama cumhuriyetin kurulması sürecinde mandacı- cumhuriyetçi sonrasında ise çağdaş-gerici, laik-antilaik, demokrat-antidemokrat, sağcı-solcu, Kürt-Türk, radikal-ılımlı ayrımları ve çatışmaları her zaman yaşandı. Ve her dönemde de bir kesim çok ciddi bir şekilde yara aldı. Bundan sonraki süreçte daha güçlü, yaşanılabilir, demokratik bir ülke arzu ediyoruz. Böyle bir yola doğru gittiğimizi düşünüyoruz. Ancak Türkiye’nin güçlenmesi, dünya gücü olması darbelerle olmaz. Darbeler ancak bu süreçleri geciktirir. Bu bağlamda da Adıyaman Genç İmam Hatipliler Platformu’nun (AGİP’in) attığı adım olumlu bir adımdır. Belki de 28 Şubatların bitmesi, bir daha yaşanmaması, önüne geçilmesi o sürecin karşısında dik durmakla mümkün olabilir. 28 Şubat gibi süreçlerin engellenmesi o sürecin etkin isimlerinin bildiklerini kamuoyuyla paylaşmasıyla olur. Böylelikle AGİP’in çalışmalarından ötürü başarılar diliyorum. İnşallah 28 Şubat gibi süreçleri bir daha yaşamayız. Ve AGİP gibi platformlarımızın da sayısı artar, hem Adıyaman hemde Türkiye için hizmet eden platformlarımızın olması bizi memnun eder.”
“Soruşturmanın bir neticeye kavuşmaması tüm mağdurları derinden üzmüştür”
28 Şubat’ın bin yıl süreceği iddia edilen bir süreç olduğunun altını çizen Adıyaman Genç İmam Hatipliler Platformu (AGİP) Sözcüsü Av. İshak Yılmaz, şunları kaydetti “28 Şubat süreci, 28 Şubat 1997’de yapılan Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonucu açıklanan kararlarla başlayan ve irticaya karşı olduğu iddia edilen, ordu ve bürokrasi merkezli süreç. Türkiye siyasi tarihine geçen kararlar ve kimilerince bir dönüm noktası olan bu kararların uygulanması sırasında Türkiye’de siyasi, idari, hukuki ve toplumsal alanlarda yaşanan değişimlere neden olan bir süreçtir. Mimarları yanılsa da demokrasi tarihine kara bir leke olarak gecen 28 Şubat sureci, bir kez daha sorgulanıyor. Darbenin on binlerce mağduru ve ekonomiye verdiği milyarlarca liralık zarar hiç unutulmadı ve unutulmayacak. Yaralar zor da olsa sarıldı, yargı o dönemi soruşturmaya başladı. Ancak soruşturmanın bir neticeye kavuşmaması tüm mağdurları derinden üzmüştür. Tek umudumuz bir daha bu tür darbelerin yaşanmaması ve bu darbeleri yapanların cezalandırılmasıdır.”