15.Mayıs.2020 Cuma günü Adana’da vefat eden Abdulgafur Büyükfırat ile 1989-1992 yıllarında Adıyaman Milli Eğitim Müdür Yardımcısı olarak birlikte çalıştık. İkimizden başka idareci olarak Şemsettin Bilgin, Şevket Aslan, M. Avni Çelik ve Nedim Karagöz beyler bulunuyordu. Bu altı kişi eşine az rastlanır derecede uyumlu bir kadroydu.
Abdulgafur Büyükfırat Bey, daha sonraki yıllarda İstanbul Milli eğitim Müdür Yardımcısı olarak çalışırken bir bayram sohbeti sırasında Şehir Az İleride isimli bir roman yazdığımı öğrenince bilgisayar kaydını yanına aldı. İstanbul’a döndükten birkaç ay sonra beni telefonla arayıp romanı bastırdığını haber vererek ev adresimi öğrendi. Birkaç gün sonra Şehir Az İleride romanımın basılmış olan bin nüshası elimdeydi. Abdulğafur Bey’in bu jesti ile ilk kitabım 2004 yılında piyasaya çıkmış oldu. Ben daha sonra yayıncının adresine baskı bedelini gönderdim. Şehir Az İleride romanı, yazdıklarını kitaplaştırma açısından Adıyamanlı yazarlar için de bir örnek oldu.
Daha sonraki yıllarda Adıyaman’a Milli Eğitim Müdürü olarak geldikten birkaç ay sonra beni arayıp valilik tarafından Milli Eğitim Müdür Yardımcısı olarak görevlendirme onayımın çıktığını ve gidip göreve başlayabileceğimi bildirince hayret etmiştim. Çünkü bu konuda bir isteğim olmadığı gibi kendisinin böyle bir tasarrufta bulunacağından haberim yoktu. Gidip göreve başladım. Kendisi Adana Milli Eğitim Müdürü olarak atanıncaya kadar bir süre de bu şekilde beraber çalıştık.
Abdulğafur Büyükfırat Nasıl bir insan ve nasıl bir yöneticiydi?
Bu soruya ana başlıklar halinde şu şekilde cevap verebilirim:
*Her koşulda iyi niyetli bir insandı.
*Yapılan icraatlarda hem devletin hem de kişilerin hakkını korurdu.
*Asla kin gütmezdi.
*Objektif bir değerlendirme açısına sahipti.
*Kırıcı davranmazdı.
*Görevlendirmeler sırasında hedefi, verimli çalışma şartlarını elde etmek olurdu.
*Koordinasyona önem verirdi.
*Yıkıcı değil, yapıcıydı.
Netice olarak şunu söylemeliyim. Biz kendisinden razıydık, Allah da kendisinden razı olsun.