Nereden ve nasıl başlayacağım diye düşünürken, her zaman olduğu gibi lafı evirip çevirmeden, dolandırmadan bükmeden, yine kitabın ortasından başlıyorum.
6 Şubat depremiyle hep birlikte çok şeyimizi kaybettik.
Yazık oldu, canımızı yakan o kadar çok şey oldu ki hangi birine yanacağız?
Yitirdiğimiz binlerce canımız, yüreklerimizi kor gibi yakıp gittiler. Maddi kayıplar öyle veya böyle telafisi olabilecek bir konu ama toplumun yapısında çok önemli değişiklikler oldu. Canlarımızla birlikte telafisi olmayacak değerlerimizi de kaybettik.
Ahlaki bir erozyon yaşıyoruz, maddiyat her şeyin önüne geçti, varsa yoksa para! Hangi yoldan olursa olsun, para kazanma hırsımız toplumun temellerini yerle bir etmiş durumda. Helalin ve haramın artık hiçbir önemi kalmadı, ne yazık ki kimsenin umurunda da değil.
Karakterimiz, kişiliğimiz, insanlığımız artık eskisi gibi değil, eser kalmadı eski halimizden. Para kazanmak için her yolu mübah sayanların sayısında maalesef çok büyük artış oldu.
–
Deprem sonrasında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekipleri tarafından hızlı bir şekilde yapıların hasar durumu tespit çalışmaları yapıldı.
Yapılan itirazlar sonrasında tekrar incelenen yapılar oldu. O günlerde kamuoyu çok sık şekilde para karşılığında hasar durumu değişen yapıların olduğu konuşulmaya başlandı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünde bu iddialar konuşulmaya başladığı dönemde bazı personelin yerlerini değiştirildiği iddia edildi.
Adıyaman’da herkesin konuştuğu bu ciddi konu karşısında yetkililerden her zaman olduğu gibi yine ses seda çıkmadı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürünün, kurumu hakkında gündeme gelen bu ciddi konuyla ilgili kamuoyuna bir açıklama yapması gerekmiyor muydu?
İnsanların bu kadar vicdansız olabilecekleri para için ağır hasarlı binalara az hasarlı raporu verebilecekleri aklımızın ucundan bile geçmezdi. Ama iddialara göre o da oldu.
Yazık! Günah!
Uzmanlar; “Adıyaman hala kendi depremini yaşamadı” diyerek tehlikenin boyutuna dikkat çekerken para karşılığı hasar durumu değiştiği söyleminin ciddi bir şekilde araştırılması gerekmiyor muydu?
Üniversitelerin oluşturacağı ekipler ilk önce ağır hasar raporu verilen sonra az hasarlı olarak değişen bütün yapıları en ince ayrıntısına kadar tekrar incelemeli.
Adıyaman için deprem tehlikesi devam ediyor, Allah korusun inşallah bir daha yaşamayız ama bir deprem olursa bunun hesabını kimse veremez.
Bu ciddi konuda yapılması gerekenleri yapmak başta Adıyaman Valisi Dr. Osman Varol ile milletvekilleri İshak Şan, Mustafa Alkayış ve Hüseyin Özhan’ın boyunlarının borcu.
Vatandaş adına bu konuyu gerçekliğini ortaya çıkarmaları gerekiyor.
Bu işin vebali günahı çok büyük olur. Ben gündeme getirerek görevimi yerine getirdim.